Google Analtytics

22 Ağustos 2009 Cumartesi

Ich Bin ein Berliner.. (3)

Berlin hiç de tahmin edemediğim kadar alışverişe uygun bir yer. Bütün büyük giyim zincirlerinin yanısıra birçok lokal butikler , "no name " tasarımcıların çarpıcı tasarımlarının sergilendiği mağazalar, büyük department store lar var. Bunlardan en bilineni Friedrichstraße 'deki "Quartier 206". Louis Vuitton 'dan Etro 'ya, Gucci'den Bottega Veneta 'ya varan birsürü lüks giyim mağazası burada bulunuyor. İçerisinin dekorasyonu oldukça şık. Ünlü Newyork'lu mimarlık şirketlerinin tasarımı olan Quartier 206'da,siyah beyaz karolar , uzun mermer merdivenler ve alışveriş merkezinin ortasındaki kuyruklu piyano birbirini tamamlıyor.


Lüks alışveriş tutkumuzu tamamlayacak en ciddi mağaza ise kuşkusuz "LaFayette". 100'ü aşkın markayı barındıran alışveriş merkezinin en alt katı iste gurme katı. Reyonlarda binbir çeşit çikolata , en iyi kalitede şaraplar , peynirler ve salam çeşitleri var. Tanıştığımız italyan lafayette çalışanı sohbet ederken, bize en güzel salamlardan tattırıyor.En son gün tekrar bu kata uğrayarak İstanbul'a götüreceğimiz yiyecekleri alma kararı veriyoruz ama muhteşem dekorlu bu gurme market bugün bile aklımızdan çıkmıyor :)
Mitte'nin Alexanderplatz'ın altındaki bölgesi Quartier 206, Galleries la Fayette gibi lüks mağazaları barındırırken, yukarı bölgesi daha yerel tasarımcılara yer vermiş demiştim. Küçük dükkanlar kendi tasarımlarını satan sanatçılar çoğunlukta. Ancak dükkanların içinde kendileri kadar küçük fiyatlar görülemiyor malesef. Fiyatlar ünlü markaları aratmıyor. Ama tasarımlar olağanüstü.


Rosenthaler -Torstraße - Rosa Luxembourg - Münzstraße dörtgeni dışında Neue Schonhauser Str. ve Alte schonhauser Str. 'de oldukça ünlü markalarla yerel markaları barındırıyor. Bu bölgede "COS" mağazasını talan ediyoruz. %70'e varan indirim bize yarıyor.Bay-bayan ,20-30 euro arası oldukça basit dikimli ancak kullanışlı t shirtler alıyoruz. Fred Perry, Diesel, Pepe Jeans, Levi's, Paul Frank ve Adidas da diğer duraklar. Özellikle Diesel ve Adidas bulundurduğu ürünler açısından oldukça iyi.
Ayrıca kısa süre önce İstanbul'da da açılan Muji'den de bolca hediye alıyoruz.
Almanya'ya kadar gelmişken Birkenstock almadan da dönülmez tabi. Yine yaz indiriminden faydalanma şansını orda da elde ediyoruz.

Bu bölgedeki bütün kafeler bu kadar mı güzel olur! Sanki evde kullanmadıkları ne eşya varsa koymuşlar gibi görünen bütün kafelerin kahveleri cam su bardaklarında servis ediliyor. İçimizin dışımızın kahve olmasına umursamadan en ufak molayı bile kafelerde değerlendiriyoruz. Kafelerin önüne kurulan setlerin üstünde minik minderlere oturuyoruz. Favorimiz max 3-4 euro'ya aldığımız "cafe latte".




Ara sokaklara girdikçe keşfin bitmediği ortaya çıkıyor çünkü mitte'nin kuzey doğusuna doğru ilerlediğimizde birbirinden ilginç galerilere rastlıyoruz. Buradaki mimari yapılar oldukça değişiklik gösteriyor. Eski binaların arasında ultra modern, camlarla kaplı teraslı harika 3-4 katlı apartmanlar var.
Gippsstraße ,Auguststraße, Kleine Hamburger Straße turistlerden o kadar arınmış bölgeler ki, aralarında dolaşıp gerçek "Berliner" ' lere karıştığımızı hissediyoruz.
Oranienburger Str. 'deki "United Loneliness" dükkanındaki minik tablolarda kendimizi kaybediyoruz çünkü sanatçının çizdiği ufak karakterler o kadar özgün ki . Tabiki 20 'şer euro'ya bu küçük tablolardan birer tane ediniyoruz :)

E tabi bir de yine Neue Schönhauser Straße üzerindeki 14 oz. var. Çok fazla fikrim olmadığı halde buraya değinmeden edemeyeceğim. Ben Berlin'de iken bu dükkan henüz açılmamasına rağmen duvarını süsleyen binbir çeşit markası ve açılışını haykıran panolarıyla ilgimizi çekmişti.Kadın -erkek için ayakkabı , aksesuar, giyim vs adına bir sürü harika marka 14 oz. bünyesinde toplanmış. Şu anda Mitte'nin en gözde mağazalarındandır diye düşünüyorum.

Kaldığımız 6 günün her geçen gününde Berlin'in sokakları insanda alışkanlık yaratıyor.
Yiyecek , içecek ve keyif almanın her yolunu bir şekilde buluyoruz ve her konuda birbirinden iyi birçok seçeneğin olduğu bir şehirde olmak ayrı bir keyif veriyor. Akşam için en iyi restaurant'lar ise bir sonraki yazıda :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder